İnsan

Dünyada 'çok acı var'. Çok fazla acı. İnsanların, çok çirkin insanların yarattığı bir acı. Bununla hiçbir insan baş edemez, bu acıyla.

Çoğu zaman görünen yüzünü görüyoruz dünyanın, insanların, yaşamın. Ama o yüzlerden bazılarının altı binlerce aklın birleşip kavrayamayacağı kadar kirli. Bu kire rağmen debelenip duruyor. Dünyada hiçbir canlı bu kadar tarifsiz bir kirliliğe sahip olamaz. Ama birileri bu kadar pisliğe bulanıp hayatta kalmayı başarıyor. Hayattaki en büyük başarısı, tarif edilemeyecek bir sıfata bürünmek olanların dünyasında yaşıyoruz. Bazen çok azız bazen çok fazla. Fakat hiçbir zaman bu acıyı kaldıramayız.

İnsan bu kadar kötü, bu kadar iğrenç, bu kadar pis bir varlığa nasıl dönüşebilir? Ne yer, ne içer, ne yaşar da buna dönüşür? İnsan ne vakit böyle kirletmeye başlar zihnini? Ne için, ne amaçla, hangi nedenle? Ama en çok neden? İnsan öyle doğmaz mı? Doğmaz ise nasıl dönüşür? Zaten insan nasıl böyle doğsun!

Sadece yaşayamaz mısın? Kendi bedeninde, başka hiçbir bedene ve ruha kendini bulaştırmadan. Dünyada çok acı var ve zihnim ağrıyor. Ne için nasıl yaşadığımızı sorguluyorum. Sadece kendi adıma değil. Bütün canlılar adına yapıyorum bunu. Çünkü yaşamak tek kişilik bir eylem değil. Ne yapacağımızı bilmiyorum. Bu kötülükle, bu acıyla, bu kirlilikle nasıl aynı sokakta dolaşmaya ve hayal kurup gerçekleştirmeye nasıl çalışacağımızı inanın bilmiyorum. Çünkü bir yerlerde, tam şu anda birileri çok çirkin birileri çok çirkin şeyler yapıyor ve ben bu çirkin cümleyi kuruyorum.

Böyle bir dünyada yaşadığımın farkında olmama rağmen kendi yarattığım umudun gelişmesine engel olamadım. Çünkü görünen tarafta umut var, güneş sokakları aydınlatıyor, çirkinlikler karanlığı bekliyor. Ama karanlıkta çok iyi görebiliyorum. Ertesi gün bana sıçramayacağından emin olmadığım bir kirliliğin ortasında yaşıyorum. Aslında çoktan sıçradı bile. Hepimize. Çünkü her gün karanlık saatleri bekleyen insanlarla aynı sokaklarda yürüyoruz, görmüyoruz ki derinlemesine o yüzleri. Görmek istemiyoruz da. İnsan nasıl ister böyle bir şeyi. Ama keşke görebilsek. Tüm çıplaklığıyla! O zaman da ne yapabilirdik, bilmiyorum. Ama bir şey yapabilirdik.

Düğüm

Yorumlar

  1. Bir yazı okuyalım ki, her cümlesi düşünüp de kaleme getiremediğimiz bir yazı olsun. Böyle bir yazı olsun. Hepsini alıntılamam lazım, çünkü hiçbir boşluğu, hiçbir boş cümlesi yok.

    O "neden" sorusu... Nedenleri var mıdır, bunları bulmak daha çok acı mı doğurur? Bu yüzden nedenleri düşünmeyi bıraktım.

    Kaleminize sağlık!!! :)
    Umudun aydınlattığı sokaklarımla,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu söyledikleriniz benim için o kadar önemli ki...
      Tam da anlatmak istediğim yerden yakaladığınız için sonsuz teşekkür ederim!

      Umudun aydınlattığı sokaklarımla, :)
      (...)

      Sil
  2. Maalesef ki durum böyle. Virüs konusundaki yorumunuza özellikle katılıyorum.
    Çok teşekkür ederim!!! :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar